CHP Kurultay Davası Görülecek: Kılıçdaroğlu'nun Kayyum Çıkışı

CHP'nin 38. Seçimli Kurultayı'na açılan dava 30 Haziran'da görülecek. Kurultayda Genel Başkan seçilen Özgür Özel'in elde ettiği başarılar ve eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun dava öncesi açıklamaları gündemde. Kılıçdaroğlu'nun "Ben kabul etmesem kayyum gelecek. Kayyuma mı bırakayım?" sözleri siyasi tartışmaları alevlendirdi.

Özgür Özel'in genel başkanlığında CHP, yerel seçimlerde önemli bir başarı elde ederek yıllar sonra birinci parti konumuna yükseldi. Bu başarı, CHP'nin siyasi arenadaki gücünü yeniden kanıtladı. Ancak, kurultay davası ve Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları parti içinde ve dışında farklı yorumlara neden oluyor.

CHP'DE SULAR DURULMUYOR: DAVANIN PERDE ARKASI

İktidarın muhalefeti yargı yoluyla baskı altına alma çabası olarak değerlendirilen kurultay davası, CHP'yi yıpratma amacı taşıyor. CHP'den Mansur Yavaş, Vahap Seçer ve Engin Özkoç'tan oluşan bir heyet, Kılıçdaroğlu'nu ziyaret ederek bu konuda bir açıklama yapmasını ve tartışmaları sonlandırmasını istedi. Ancak Kılıçdaroğlu, bu teklifi reddetti.

Kılıçdaroğlu'nun bu kararı, "Ben kabul etmesem kayyum gelecek. Kayyuma mı bırakayım?" şeklindeki sözleriyle daha da dikkat çekti. Bu açıklama, CHP içinde farklı görüşlerin ortaya çıkmasına neden oldu.

İktidar medyası, yıllarca hedef aldığı Kılıçdaroğlu'nu bu süreçte manşetlerine taşımaya başladı. Bu durum, siyasi arenada farklı yorumlara yol açtı.

AKP KULİSLERİNDEN ÇARPICI DEĞERLENDİRMELER

Gazeteci Hilal Köylü, YouTube kanalında yaptığı açıklamada, AKP kulislerine yansıyan tartışmaları aktardı. AKP kulislerinde, CHP içindeki tartışmaların "Oh, çok güzel kavga ediyorlar. Kemal Bey de bu kavgayı iyi büyütüyor. Biz buradan sağlam yol alırız" şeklinde değerlendirildiği belirtildi.

Köylü, Ankara kulislerinden edindiği bilgileri şu şekilde özetledi:

İktidar ve muhalefet kulislerinde en çok konuşulan isimlerin başında Kemal Kılıçdaroğlu geliyor. İktidar cephesi, CHP içindeki tartışmalardan memnuniyet duyuyor.

• "Oh, çok güzel kavga ediyorlar. Kemal Bey de bu kavgayı iyi büyütüyor. Biz buradan sağlam yol alırız" görüşü hakim.
• 31 Mart 2024 yerel seçimlerine gönderme yaparak, "CHP Türkiye'nin birinci partisi olmadı mı? Oldu. E ülkeyi yöneteceğine dair bir iddia ortaya koymadı mı? Koydu. Olmadı işte. Bu iddialar boş çıktı. CHP kendini de yönetemiyor, CHP ülkeyi asla yönetemez" yorumları yapılıyor.
• Belediyelerin hizmet üretmediği ve Ekrem İmamoğlu'nun soruşturma altında olduğu iddiaları gündeme getiriliyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Kılıçdaroğlu'na yönelik tutumunda da değişiklikler gözlemleniyor. Bir zamanlar "Bay Bay Kemal" diyerek küçümsediği Kılıçdaroğlu'na şimdi daha farklı yaklaşıyor.

Bu durum, Ankara kulislerinde çeşitli iddiaların ortaya atılmasına neden oluyor. "İşte sarayın adamı Kemal Kılıçdaroğlu" veya "Kılıçdaroğlu hatta AK Partili mi?" gibi sorular soruluyor. AK Parti kulislerinde ise "Buyursun gelsin, kapımız ona açık. Hem de iyi olur, bizimle çalışır, iş üretir" şeklinde değerlendirmeler yapılıyor.

SEÇİM İHTİMALİ VE SİYASİ HAREKETLİLİK

Özgür Özel'in CHP'yi 6-7 puan önde gösteren anket sonuçlarını açıklaması ve 2 Kasım'ı seçim tarihi olarak işaret etmesi, siyasi arenada erken seçim tartışmalarını yeniden alevlendirdi. İktidar kulisleri, erken seçim olmayacağını belirtse de, Erdoğan'ın yeniden aday olabilmesi için erken seçimin kaçınılmaz olduğu görüşü hakim.

İktidarın CHP içindeki tartışmaları körükleyerek bundan fayda sağlamaya çalıştığı yorumları yapılıyor. CHP'nin kurultay davası ve Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarıyla yıpratılmaya çalışıldığı iddia ediliyor.

Kaynak: Halk TV